Quantcast
Channel: Görkem Karman Abat
Viewing all 518 articles
Browse latest View live

Fırça Dosyası || Pudra,Bronzer,Allık,Aydınlatıcı.

$
0
0


Günaydın! Haftanın ortasından, en sevdiğim günden günaydınlar! Bugün, ilk kısmında fondoten fırçalarımı anlattığım şuradakiyazımın devamı olan, pudra, bronzer, allık ve aydınlatıcı fırçalarımı tanıtacağım bir paylaşım yapacağım. Fırçalarımın çoğunu birden çok işlem için kullanıyorum, zaten biraz sonra detaya indikçe ne demek istediğimi anlayacaksınız. Dilerseniz hemen başlayalım.




İlk olarak küçük yüz fırçalarımdan başlıyorum. Bu, benim en sevdiğim grup diyebilirim. Görseldeki fırçalar yukarıdan aşağı; Real Techniques Contour Brush, Real Techniques Setting Brush ve Sigma F35 Tapered Highlighter Brush. 

Contour Brush, esasında bir kontür fırçası olmasına rağmen ben kendisini ısrarla kapatıcı ve krem allık için kullanıyorum. Bununla göz altıma kapatıcı yaymayı sevmiyorum çünkü tüyleri uzunlu kısalı olduğu için ürünü çizgi çizgi bırakıyor, ziyan ediyor ancak yüzümde kapatmak istediğim noktalarda gerçekten iyi iş çıkarıyor. Hele ki krem allık konusunda muazzam. Contour Brush tek başına satılmıyor. Real Techniques'in Core Collection isimli setiyle geliyor.

Setting Brush ise; göz altı kapatıcımı sabitlemek ve elmacık kemiklerimin üstüne yoğun aydınlatıcı uygulamak için kullandığım fırçalardan. Kendisini çok severdim ama Sigma F35'le tanışınca, pabucu dama atıldı diyebilirim.

Sigma F35 Tapered Highlighter Brush ise en sevdiğim 3 fırça arasında. Bu olmadan yapamıyorum, yedeklemeyi düşünüyorum. Yumuşacık tüyleri ve konik şekliyle göz altıma kolayca oturan ve sabitleme işlemini mükemmel bir şekilde yapan tek fırça. Aynı zamanda elmacık kemiklerimi, burun kemiğimi ve aydınlatmak istediğim tüm yüksek noktaları pürüzsüzce aydınlatma konusunda bir efsane. Çok çok seviyorum!




Real Techniques Blush Brush, en sevdiğim allık fırçalarındandır. Yumuşacık tüyleri ve muma benzeyen şekliyle en koyu renk ve en zor allıkları bile hafifçe dağıtmak konusunda üstüne yoktur. Son zamanlarda ise kendisini çok koyu bronzerlarla yüzümü ısıtmak için kullanmaya başladım. Aynı zamanda pudra için de kullanılabilir. Bir taşla kuş katliamı. Hem pudra, hem allık, hem de bronzer uygulamak için güzel bir fırça arıyorsanız bir şans verin derim.

Bobbi Brown Sheer Powder Brush ise son dönemdeki favorilerimden. Pudrayı çok hafifçe uyguluyor ve sizi un kurabiyesine çevirmiyor. Bobbi'nin fırçalarına bu ürün sayesinde ısındım. Yine allık için de kullanılabilir.

Real Techniques Multi Task Brush ise Travel Essentials isimli setle birlikte geliyor, tek başına satılmıyor. Mineral fondoten, pudra, bronzer ve yine pudra formüllü allıklar için oldukça başarılı.




MAC 168, pigmentasyonu zayıf allıkları uyguladığım fırçalardan. Esasen açılı bir kontür fırçası ama gerçekten çok amaçlı. Öyle ki, bununla likit fondoten uygulayanlar bile var. Tüylerinin beyaz olması ayrıca hoş.

Elite Cosmetics Blush Brush ise şu ana kadar sahip olduğum en yumuşak tüylü fırça. Kolay yıkanıp çabuk kuruyor. O kadar yumuşak ki, allıkları bu fırçayla uygulamak ayrı bir keyif. Keşke ülkemizde de satılsaydı. Uzun lafın kısası, son dönemdeki favori allık fırçam kendisi.

MAC 187, yine son dönemde fondoten için kullandığım bir fırça olsa da, pudra ve bronzer için de harikadır. Bu fırçayı aldığım günden beri severek kullanıyorum. Ne için kullandığım ise dönem dönem değişse de kendisi vazgeçilmezlerim arasında. 

Son fırçam da Real Techniques Duo Fibre Face Brush. Real Techniques'in Duo Fibre setindeki 3 fırçadan biri kendisi. Bunu ilk başlarda hafif pudra uygulamaları için kullanmış olsam da şimdilerde karıştırma fırçası olarak kullanıyorum. Bronzer ve allığımı uyguladıktan sonra her şeyi birbirine dağıtmak ve geçişleri yumuşatıp ürün fazlalıklarını almak için temiz fırçamla karıştırma işlemini yapıyorum. Makyajımı daha doğal hale getiriyorum.

Bir de bu yazıya koymadığım bir fırçam daha var. Kendisi aslında bir far dağıtma fırçası ama ben elmacık kemiklerimi aydınlatmak için kullanıyorum. Şuradaki yazımda gösterdiğim Eye Blender'dan bahsediyorum. <3 

İşte böyle. Bir sonraki fırça dosyasında da kapatıcı ve krem far fırçalarım olsun diyorum. Ne dersiniz? Sevgiler! <3






BİTENLER #2

$
0
0


Günaydın! İlkine şuradan ulaşabileceğiniz, Bitenler serisinin 2. yazısıyla karşınızdayım. Bu yazı için fotoğraflamayı unuttuğum bir de MAC Face & Body fondotenim vardı. Ne yazık ki fotoğraf çekerken gözümden kaçmış. Sonuç olarak bitirdiğim ve bitirdikçe aldığım sayılı fondotenlerden olan Face&Body'i çoktan tekrardan aldım. Yine keyifle kullanıyorum. Okumak isterseniz yazısı burada.




Cilt temizliğinden başlıyorum. Bu grup hiç değişmese de bir kez daha paylaşmak istedim. Göz makyajı temizliği için dönüşümlü kullandığım Bioderma Sensibio H2O ve Garnier Kusursuz Makyaj Temizleme Suyu ayda bir biten, bittikçe yenilenenlerden. Gül Özlü Makyaj Temizleme Sütü de bitmeden yedeklenenlerden. Yüz makyajımı silerken yüzümü nemlendiren tek ürün. Kaç senedir kullanıyorum, bilmiyorum.




Yine şurada bahsettiğim Clarins'in nem maskesini bitirdim. Bir daha satın almayacağım. Zaten bu ürünü sadece Glam Glow sonrası kullanıyordum çünkü Glam Glow cildimi gerçekten gerip kurutuyordu. Üstelik nem konusunda çok daha başarılı ürünler kullandım. Mesela Rexaline Serum. 

Bittikçe aldığım ürünlerden MAC Fix +. Ben sabitlemesi için değil de, fırçalarımı ıslatmak ve makyajımın o pudralı bitişini doğallaştırmak adına, yazın da ferahlamak amacıyla kullanıyorum. Büyük boyunu özellikle almıyorum çünkü bitiremeden bozulmasından korkuyorum.

Geçen yıl tanıştığım ve nem konusunda üzerine tanımadığım Kiehl's Avokadolu Göz Kremi de geçtiğimiz haftalarda bitti. Hemen yenisi alındı.




Son grupta ise yine Bobbi Brown Almost Bare parfüm var. Ne yazık ki çok çabuk tüketiyorum bunu ama bittikçe de almaya devam ediyorum. Beyaz tene çok yakışan bir menekşe kokusu, keyifle kullanıyorum.

MAC Prep + Prime Light Boost, aydınlatıcı kalem. Yaklaşık 1 sene sonra bitirdim. Epey bereketliymiş. Hemen yenisi alındı. Göz çevresi ve yüz için mükemmel aydınlatma sağlıyor. Yapısı da incecik.

Son olarak da NARS Radiant Creamy kapatıcımın Vanilla rengi. Yine kaçıncı kutumda olduğumu bilmediğim ürünlerden. Yenisi çoktan alındı. İşte böyle. Son zamanların bitenleri bunlardı.

Sevgiler. <3



Buket'le Genç Kızlar İçin Makyaj

$
0
0


Merhaba! Genç izleyicilerimin rahatlıkla kullanabileceği bu makyajı, kardeşim Buket haftasonları dışarı çıkarken kullanıyor. Umarız keyifle izlersiniz. Sevgiler. :)


Kullanılan Ürünler

-Maybelline Instant Age Rewind Fair kapatıcı
-Pastel 334 Ten Rengi kalem
-L'oreal Volume Million Lashes maskara
-L'oreal 912 Sin For Peach kalem ruj




MAC Rujlarımda Son Durum

$
0
0


Günaydın! Bugün sizlerle, güncel MAC ruj koleksiyonumu paylaşacağım. An itibariyle yalnızca 5 MAC rujum var ve yaklaşık 8-9 aydır bu böyle. Kimler geldi, kimler geçti… Şöyle bir hatırlarsak; Diva, Russian Red, Hue, Myth, Creme Cup, Please Me, Chatterbox, Viva Glam II, Angel, Patisserie, Snob, Plumful, Party Line, Honeylove, Viva Glam Gaga, Up The Amp, Captive, Blankety, Creme De Nude, Modesty ve sanırım şu anda aklıma gelmeyen birkaç ruj daha… Bunların hepsi zamanında koleksiyonumda yeri olan ürünlerdi. Kimisinden sıkılıp sattım, kimisinin bana yakışmadığını farkına varıp hediye ettim, kimisini de bitirdim. Creme Cup, Hue, Angel, bitirdiğim için çekmecemden ayrılanlardı. Şimdiyse elimde kalan bu 5 ruj, gerçekten kendime yakıştırdıklarım. Gelin, yakından inceleyelim.




MAC, benim sahip olduğum en pahalı ruj markası. Özellikle mat ve saten serisinin üstüne tanımıyorum. Daha pahalı rujlara da para vermeyi düşünmüyorum. Daha önce bir kez Chanel büyüsüne yenik düşüp Rouge Allure serisinden 88 numarayı almıştım ve yapısını hiç beğenmemiştim. O günden beri ruj konusunda bildiğimden şaşmıyorum. Geliyorum elimdeki 5 MAC ruja. Renkler soldan sağa; Kinda Sexy, Faux, Velvet Teddy, Peach Blossom ve bitirmediğim, adeta yediğim Pink Plaid.




Kinda Sexy; 2014 favorilerim yazımda da bahsettiğim, mat bir şeftali rengi. Ben özellikle daha sarı alt tonlu ve bronz tenlere daha çok yakıştırsam da kendim de severek kullanıyorum. MAC'in Boldly Bare dudak kalemiyle harika uyum sağlıyor. 

Faux ise 2013'ün sonlarında tanışıp, 2014 boyunca elimin en çok gittiği ruj oldu diyebilirim. Rengini; leylak rengine çalan kahvemsi pembe diye tanımlıyorum ben. Saten bitişli ve Essence'in Satin Mauve dudak kalemine çok yakışıyor. Biter bitmez yeniden satın alacağım çünkü hem en ağır göz makyajlarına, hem de günlük kullanıma mükemmel bir şekilde uyum sağlıyor. Yazısı burada.

Velvet Teddy ise 2014'ün Ekim ayında tanıştığım, normalde pek tercih etmeyeceğimi düşündüğüm ve itiraf ediyorum, Kylie Jenner akımına kapılıp aldığım bir renk. Renk; kahve alt tonlu koyu bej. Özellikle buğday/esmer tenliler için mükemmel bir nude (çıplak dudak rengi). Yapısı yine mat ve oldukça kalıcı. MAC Whirl dudak kalemiyla kullanmaya bayılıyorum. Yazısı için buraya tıklayabilirsiniz.

Peach Blossom ise 2013'ün başlarında, bir blog satışım sonrası 'haydan gelen huya gider' diyerek MAC'e girdiğimde eve benimle birlikte dönmüştü. O kadar joker, o kadar yumuşacık bir renk ki, makyajı pek sevmeyen annem bile kendine bir tane aldı. Resmen dudak parlatıcısı kadar parlak duran, şeftalimsi bir pembe olan bu ruj Cremesheen sınıfında, yani kremsi bitişli ancak bence MAC'in Glaze (parlak) sınıfına daha uygun. O zamanlar bu rujun neden hiç konuşulmadığını düşünmüştüm, videolarımda ve blogumda bahsetmiştim. Görüyorum ki bugün hala hakettiği değeri görmüyor. Açık tenli herkese yakışacak güzel bir günlük ruj arıyorsanız mutlaka bakın derim. Creme Cup gibi çizgilere dolmadığı ve dişlerimi sarı göstermediği için bitince tekrar alacağım.

Pink Plaid; yine mat bitişli rujlardan. Lilaya çalan bir pembe. Bu benim ikinci Pink Plaid'imdi ve gördüğünüz gibi bu da bitti. Bittikçe alırım diyordum ama son zamanlarda dişlerimi olduğundan daha koyu göstermeye başladığını farkettim. Bu yüzden daha kullanılabilir mat bir pembe bakmaya başladım. Yüksek ihtimalle tekrar satın almayacağım. 




İşte böyle. Faux ve Peach Blossom kesinlikle yeniden satın alınacak. Pink Plaid yerine dişlerimi daha beyaz gösterecek mat bir pembe bulunacak. Diğerleri hakkında henüz karar veremedim. Önerilerinizi bekliyorum. Umarım bir çılgınlık yapıp Ruby Woo (Sebibebi yüzünden.) ya da Hug Me'yi satın almam. Sizin severek kullandığınız MAC rujlarınız hangileri? 




Birkaç sene önce MAC rujlarımın renklerini göstermek için çektiğim fotoğrafla veda edeyim. :)





MAC Costa Riche Göz Kalemi

$
0
0


Günaydın! Günün yazısı, uzun zamandır istediğim ve geçtiğimiz hafta nihayet kavuştuğum bir göz kalemi üzerine olacak. Gözlerimi siyah ya da kahverengi kalemlerle, farlarla ve de eyelinerlarla çerçevelemekten keyif aldığımı biliyorsunuz. İçinde kızıllık barındıran her rengi çok sevdiğimi de. Bu yüzdendir ki, elim far ve kalem alırken sürekli aynı renklere gidiyor. Özellikle sıcak kahve ve kızılların, gözlerimin rengini biraz daha net bir kahverengine dönüştürmesi çok hoşuma gidiyor. İşte tam da bu yüzden, uzunca zamandır yabancı makyaj vloggerlarında görüp aklıma yazdığım MAC Costa Riche kalem benim olmalıydı. Olacaktı.




Kalemin ülkemizde satılmadığını öğrendiğimde üzüldüm ancak yardımsever ve makyajsever arkadaşım Damla (blogu için buraya tıklayabilirsiniz) benim için bu kalemi satın alıp, taa Amerika'dan buraya getirdi. Yanına bir de Shu Uemura kirpik kıvırıcısı koydu, ki o konuya bu yazıda hiç değinmiyorum, ayrıca yazısını yazacağım. <3

Dönüyorum kaleme. Costa Riche, eye kohl yani göz kalemi olarak geçiyor. Gözün içine ve dışına kolayca renk veriyor, rahatlıkla dağıtılabiliyor. Ne yazık ki bu seri göz içinde pek kalıcı olmuyor fakat renk o kadar harika ve benlik ki, kalıcılık sorununu görmezden geliyorum.




Costa Riche, MAC'in diğer göz kalemleri gibi 1,36 gram. 




İçinde ışıltı, sim vesaire bulundurmayan oldukça sıcak tonlu kahverengi. 






Costa Riche ne yazık ki ülkemizde bulunmuyor ancak buna yakın, ulaşılabilir bir kalem arıyorsanız daha kızıl ve ışıltılı versiyonu olan MAC Teddy'e bakmanızı öneririm. Mutlu günler. <3





Pratik Atıştırmalıklar #1

Mary-Lou Manizer'ı Kullanmayı Öğrenmek || Aydınlatıcılar

$
0
0


Yeni haftanın ilk gününden günaydın! Bilmem okudunuz mu ama şuradaki yazımda aydınlatıcılara yeniden ısındığımı belirtmiştim. İnsanın zevkleri, fikirleri ve alışkanlıkları nasıl da değişebiliyor, hayret. Bundan birkaç sene önce alıp da epey sarı, hatta yeşilimtırak bulduğum Mary Lou Manizer'ı şu sıralar aşkla, şevkle kullanıyorum. Bunu da geçtiğimiz hafta Instagram paylaşımlarımda sıkça dile getirince, birkaç okuyucum bu aydınlatıcıyı nasıl kullandığımı detaylıca yazmamı istedi. Ben de aldım çayımı elime, yazıyorum.




Öncelikle aydınlatıcı anlayışımın; ıslak duruşlu, içerdiği simle beni Güneş altındaki Edward'a (bkz: Twilight/Alacakaranlık 1. film) çevirmeyecek ve gün boyu kalıcı olup, yüzümü daha sağlıklı ve ışıl ışıl gösterecek ürünlerden ibaret olduğunu belirterek başlayayım. Mary Lou, ilk bakışta oldukça simli ve altın gibi görünse de, doğru fırçayla, doğru bölgeye uygulandığında gerçekten bu kadar övgüyü hakettiğini görüyorsunuz.

Detaya inmeden önce, makyaj konusunda profesyonel olmadığımın tekrar altını çizmek isterim. Zaman zaman rujumu bile düzgün süremiyor, çoğu zaman eyeliner çekemiyorum. Burada sadece, keyif aldığım şeyleri, deneyimlediğim ürünleri bilgim dahilinde paylaşıyorum. Bu yazıda da amacım ahkam kesmek ya da bir şeyler öğretmek değil. Sadece sorulan soruları yanıtlarken kendi yöntemimi göstermek isterim. Buyrun yazının devamına. :)




Aydınlatıcılar, yüzümüzün ön plana çıkarmak istediğimiz bölgelerine uyguladığımız, sedefli ya da simli, ışığı yansıtan likit, krem yahut pudra formüllü ürünlerdir. Aydınlatıcının uygulandığı bölge hem gözle görülür bir biçimde, hem de fotoğraflarda epey ön plana çıkar. Dolayısıyla bence, aydınlatıcı uygularken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, ürünü ön plana çıkmasını istemediğimiz hiçbir yere uygulamamaktır. Mesela çenenizde bir sivilce var. Işıltılı pudranızı o kısma değdirmeyin çünkü bu, o sivilceyi daha da belirginleştirir. Ya da yüzünüzde çok gözenekli veya kuruluktan çizgi çizgi olan bir bölge var. Aynı şekilde bu bölgeye de uygulamaktan kaçının.

Benim aydınlatıcıyı uyguladığım bölgeler; elmacık kemiklerimin tepeleri, burnumun ucu, üst dudağımın tepesi. Elmacık kemiklerimizin üstü zaten aydınlatıcı pudraları uygulamamız gereken ilk kısım, bunu hepimiz biliyoruz. Benim, ürünü burnumun uç kısmına uygulamamın sebebi ise; burnumun kemik kısmının belirgin olması. Ben o kemiği arka plana atıp, burnumu daha kalkık göstermek ve dikkati uç kısma çekmek için burnumun en sivri kısmına uygulamayı tercih ediyorum. Dudak üstüme uygulamamın sebebi ise, aydınlatıcı sonrasında dudaklarımı dıştan çerçeveleyip kalın göstermek için uygulayacağım dudak kalemini biraz daha vurgulamak, ilüzyonla desteklemek.




Peki bu aydınlatıcıyı bunca zaman niye sevemedim? E çünkü yanlış fırçalarla uyguladım. Yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz fırçaları (kirli siyah süngeri görmezden gelin, kendisi konumuza dahil değil) göz çevremdeki kapatıcıyı sabitlemek ve elmacık kemiklerime aydınlatıcı uygulamak için kullanıyorum. Zaten üretilme amaçları da bu, ancak bu denli tok, bol tüylü fırçalar, elinizdeki aydınlatıcıyı oldukça yoğun bir biçimde uygulamanıza sebep oluyor. Bense, zaten yeterince ışıltılı olan Mary-Lou'yu uzunca bir süre bu fırçalarla elmacık kemiklerime Becel gibi sürdüğüm için, kendisini olduğundan daha simli ve daha sarı buldum hep.

Bence aydınlatıcı uygulayacağımız fırçayı seçerken dikkat etmemiz gereken nokta, yüzümüzün proporsiyonu ve ne kadarını aydınlatmak istediğimiz. Yukarıdaki gibi yüz fırçaları kullandığımızda yüzümüzün daha geniş bir kısmını aydınlatmış oluyoruz. Bu sebepten simler ya da ışıltılar, asıl aydınlatmak istediğimiz ince hattan dışarı taşıyor ve disko topuna dönüyoruz. Hem aydınlatıcıyı daha belirgin kılmak, hem de uygulama esnasında kontrol sağlamak için doğru fırçayı bulduğumu düşünüyorum.




Sağ taraftaki fırçadan, Bobbi Brown Eye Blender'dan bahsediyorum. Bir far karıştırma fırçasına göre fazla büyük ve yumuşak bulduğum için kendisiyle aydınlatıcı uyguluyorum. Mary Lou'yu tam da istediğim gibi, dar bir bölgeye, kontrollü bir şekilde uygulayıp dağıtıyorum. Tabi ki illa bu fırçayı kullanmak zorunda değilsiniz. Uygun fiyatlı bir çok versiyonunu piyasada bulabilirsiniz. Sık, uzun ve yumuşak tüylü olan herhangi bir far karıştırma fırçasını bu ürüne muadil gösterebiliriz.

Soldaki fırça ise, nereden aldığımı bir türlü hatırlayamadığım bir Fan Brush (yelpaze fırça). Yelpaze fırçalar, pudra, allık, kontür ve aydınlatıcıları belli belirsiz uygulamak için kullanılıyor. Yukarıda bahsettiğim tarzda bir far fırçası kullanmak istemezseniz, yelpaze fırçalara bir şans verebilirsiniz. Eco Tools ve MAC'in yelpaze fırçaları mevcut.




Gördüğünüz gibi Mary Lou aslında hiç korkutucu değil. Beyaz tende bile. Sadece daha kontrollü uygulama gerektiriyor. Yukarıda bahsettiğim iki fırçayı da, yoğun ışıltılı aydınlatıcılar için rahatlıkla kullanabilirsiniz.




MAC Lightscapade'in yanında Mary Lou Manizer ne kadar sarı ve pigmentli duruyor, değil mi? Ancak dediğim gibi, doğru uygulandığında gerçekten de harika bir aydınlatıcı olduğunu anlıyorsunuz.




Bu fotoğrafı paylaşmamın amacı da, 5 megapiksellik bir telefon kamerasında bile, aydınlatıcının nasıl belirgin göründüğünü göstermek. Filtre yok, ışık biraz sarı. Mary Lou'yu ne zaman kullansam etrafımdakilerin 'bugün ışıl ışılsın, ne sürdün?' diye sorması çok hoşuma gidiyor. Doğru uygulamayı da öğrendiğimi düşünüyorum. 

Son olarak dilek listemden Bobbi Brown Shimmer Brick - Beige'i çıkarttığımı sizlerle paylaşmak istiyorum. Bobbi Brown'a gittim, yüzüme uygulattırdım ve Mary Lou'dan çok daha altın olduğunu gördüm. Shimmer Brick Beige'in buğday tenlilere daha uygun olacağını düşünüyorum. Mary Lou şu sıralar göz bebeğim. Şimdilik aydınlatıcı arayışıma mola verdim diyebilirim. 

Mary Lou - Manizer ve diğer The Balm ürünlerini Gratis'lerden alabileceğinizi zaten biliyorsunuzdur. İşte böyle. Mutlu bir hafta olsun. <3



Vlog Mu Dedin? Fal Mı Dedin?


Biraz Daha Mat, Biraz Daha Kalıcı.

$
0
0


Günaydın! Rengine bayıldığınız ama 'ah keşke biraz daha kalıcı olsaydı' dediğiniz bir rujunuz olmuştur muhakkak. Benimki MAC Faux. Detaylı yazısını şurada ve şurada bulabilirsiniz. 

Hem Faux'yu biraz daha kalıcı kılabilmek, hem de geçenlerde Instagram'da gördüğüm, Faux tonlarında ama tamamen mat olan likit bir ruja yakın bir şeyler yakalayabilmek için rujumu pudrayla sabitlemeyi denedim. Hem rujumun mat halini çok beğendim, hem de kalıcılığının en az 1-1,5 saat artmış olmasına çok sevindim. Belki sizin çoktan bildiğiniz bir yöntem ama yine de paylaşmak istedim.




Tıpkı kapatıcıyı, çizgilere dolmasın ve gün içinde uçmasın diye sabitlemek gibi. Elimdeki en ince transparan pudrayı aldım ve bir peçetenin üzerinden toz pudrayı rujumun üzerine uyguladım.






En sevdiğim rujumun; bu biraz daha mat, biraz daha kalıcı ve dudak çizgilerine dolmayan halini epey sevdim. İşte böyle. Hepimiz için mutlu bir gün olsun mu? Olsun. <3



Benefit Hoola Bronzer

$
0
0


Günaydın! Günün inceleme yazısı, Benefit'in meşhur bronzerı Hoola üzerine olacak. Bu bronzer bana, okuyucum Tuğçe'nin hediyesi. Bir sürü güzel ürünle dolu kutuyu taa Almanya'dan buraya gönderen ve beni çok mutlu eden Tuğçe'ye buradan tekrar teşekkür ediyorum. 

Dönüyorum bronzera. Hoola, Benefit'in allıkları gibi karton bir kutuda geliyor. Ürün 8 gramdan ibaret. Satış fiyatı 120 TL olan (emin değilim ama bu civarda) bir ürün için karton kutu ve tatlı kaşığı kadar pudra gerçekten çok yetersiz. 




Karton kutuyu açtığınızda içinden minik, düz kesimli bir fırça çıkıyor. Ben bu tarz fırçaları allık uygulamak için kullanışsız ve gereksiz buluyorum ancak kontür için biçilmiş kaftan. Ürünün belli bir kokusu yok ve ilgilenenler için belirteyim; talc ve paraben türevleri içeriyor. Hoola, içinde en ufak bir ışıltı barındırmıyor. Tamamen mat, bu yüzden de hem yüze renk vermek için, hem de kontür yapmak için biçilmiş kaftan.




NARS Laguna, MAC Harmony, Bourjois Chocolate Bronzer, Chanel Les Beiges, Rimmel London Bronzer gibi birçok pudra bronzer denemiş biri olarak, NARS Laguna'dan sonra en çok Hoola'yı sevdim diyebilirim. Laguna'nın sürüm kolaylığı, kalıcılığı ve rengini çok sevmiş ama içerdiği ışıltıdan sıkılmıştım. Siz de böyle düşünüyorsanız Hoola'yı seveceksiniz.




Kullandığım tüm diğer bronzerlar arasında ton olarak kızıllık ve turunculuktan en uzak olanı Hoola. Beyaz tende çamur gibi durmuyor, gün içinde parça parça olmuyor. Hem kalıcı, hem kremsi. Beyaz ve buğday tenliler için ideal olduğunu düşünüyorum. Çok çok açık tenliler ise daha açık bronzerlara yönelmek isteyebilirler. Ben renginden, duruşundan, kalıcılığından ve allıklarımla uyumundan çok memnun kaldım.

Bitince tekrar satın alır mıyım? Evet. Tabi daha iyi mat bir bronzerla tanışmazsam. :) Benefit ürünlerini Sephora'lardan satın alabilirsiniz. Mutlu haftasonları. <3





Beyaz Ev, Ağva'da Keyifli Bir Pazar

Kiko Kalem Farlar #5 ve #37

$
0
0


Günaydın! Bugün sizlere, elimde bulunan iki Kiko kalem fardan bahsedeceğim. Kiko, fiyat olarak İtalya'nın Flormar'ı gibi bir marka.

Şuradaki Roma vlogumu izlediyseniz bu kalem farların 37 numarasına vurulup satın aldığımı zaten biliyorsunuzdur. Geçtiğimiz hafta Roma seyahatinden dönen arkadaşım Gözde de (blogu burada, Instagram hesabı da şurada) bana 5 numaralı kalem farı hediye edince, artık bu inceleme yazısını yazmalıyım dedim.






Bu kalem farlar 'long lasting', yani uzun süre kalıcı stikler olarak biliniyorlar. Göz kapakları inanılmaz yağlı birisi olarak, farların kalıcılığını test etmek için kendimden daha iyi bir denek tanımıyorum. Gerçekten de 37 numara (yukarıdaki fotoğrafta sağdaki) far bazı olmadan bile göz kapaklarımda çizgilenmeden yaklaşık 7-8 saat kalıcı oluyor. Ben 5 numaranın da böyle bir performans sergileyeceğini ummuştum ama…




Ne yazık ki 5 numara beni epey hayal kırıklığına uğrattı. Bir kere rengi çok güzel olmasına rağmen içerdiği koca simler sebebiyle yalnızca akşam kullanabildim. Rengini; hafif lilamsı bir kahve/taupe diye tanımlayabilirim. Özel gün makyajları için muazzam fakat far bazıyla bile göz kapaklarımdaki çizgilere doldu. Gün içinde içerdiği koca sim parçaları yüzüme döküldü. Kremsi yapı, sürüş kolaylığı, güzel renk skalası ve uygun fiyatlarıyla beni cezbeden bu serinin ışıltısız farklı renklerini almayı düşünebilirim. 

Kiko markası ülkemizde olmamasına rağmen artık Instagram sayesinde her şey elimizin altında. Buradaki ve şuradaki hesaplardan Kiko ürünlerine ulaşabileceğinizi düşünüyorum. İşte böyle. Güzel bir gün olsun. <3



Bonusbay'le Akşam Yemeği, MAC ÇEKİLİŞİ!

Note Copper 04 Göz Kalemi

$
0
0


Günaydın! Yaz ortasında elime ulaşan Note paketini bir çekmeceye kaldırıp, tamamen unutmuşum. Son birkaç haftadır paketteki ürünlerle ufak ufak oynamaya, denemeler yapmaya başladım. Aralarında renk olarak en çok beğendiğim göz kaleminin incelemesini yapmadan da duramadım. Bugünün konusu, serinin Smokey Eye Pencil isimli göz kalemlerinden Copper rengi.




Öncelikle kalemin arka kısmında sünger bir aplikatör bulunduğunu ve bu aplikatörün, kalemi dağıtıp daha dumanlı/yumuşak hale getirmeye yaradığını belirteyim. Kalemin yapısı inanılmaz yumuşak. Hem göz içine, hem de dışına çok güzel renk veriyor. O kadar kremsi ve rahat dağıtılıyor ki, far gibi tüm göz kapağına da uygulanabiliyor.




Rengi ise; içinde pembe ışıltılar olan koyu bakır/kızıl bronz olarak tanımlayabilirim. Ben bu tarz renkleri gözümün iç kısmında kullanmayı çok sevsem de, çoğu ışıltılı göz kalemi gibi bu ürün de simlerini etrafa bırakıyor ve yumuşak yapısından dolayı 1 saat içinde gözlerimin köşelerinde birikmeler oluşturuyor.

Kısacası; rengini, yapısını ve sürüş kolaylığını çok beğensem de, kalıcılık konusunda Note'un bu kalem serisi benim için sınıfta kaldı. Siz Note ürünlerini denediniz mi?


*Ürün Note tarafından deneyimlemem için gönderilmiştir. Note markasını Boyner'lerde ve Boyner Online'da bulabilirsiniz.



Alix Avien Siyah Dip Liner

$
0
0


Günaydın! Günün yazısı, birkaç hafta önce Watsons'tan satın aldığım Alix Avien siyah eyeliner üzerine olacak. Normalde siyah, mat bir farı, açılı fırçayla üst kirpik dibime yayarak, daha yumuşak bir eyeliner görüntüsü elde etmeyi seviyorum. Bu şekilde akma, dökülme de pek olmadığı için bu yöntemi 3-4 senedir kullanıyorum. Yine de bazen, likit linerların ıslak ve keskin görüntüsünü özlüyorum. Tam da bu özlem duygusu kendini göstermişken, gittim ve bu ürünü aldım. 




Fırçası yumuşak ve oynar uçlu, klasik eyeliner fırçası. Keçe uçlu eyelinerların kullanımını daha kolay bulsam da, bu tarz fırçaları daha çok seviyorum. Aklıma gelmişken, Alix Avien hayvanlar üzerinde deney yapmayan markalardan.


Bu fotoğraf, makyajım yapıldıktan 5-6 saat sonra çekildi. Akan kısımları gün içinde temizledim.


Ürün simsiyah. Tek katta istediğim koyuluğu elde edebiliyorum. Tam olarak akma yapıyor diyemeyeceğim ancak sürdükten birkaç saat sonra iç ve dış köşelerde minik bulaşmalar ve en kötüsü, dökülmeler oluşuyor. Benim gözümden (bazla bile) çoğu kalem, maskara ve eyeliner aktığı için bu duruma pek şaşırmadım. Kısacası, bende aktığına bakmayın. Kullanıp memnun kalan çoğu kişi gibi siz de yüksek ihtimalle akma problemi yaşamazsınız. 

Ürünü 17 Lira'ya Watsons'lardan satın alabilirsiniz. Mutlu Pazarlar. <3






Dior Lili 121 || Nude Oje

$
0
0


Günaydın! Günün yazısı bu nude (çıplak) oje üzerine olacak. Dior ojelerin; sürümü kolaylaştıran fırçaları, yapıları ve bitişlerini beğendiğimi daha önceki yazılarımda belirtmiştim. Diğer oje incelemelerimin linklerini de yazının sonuna koyacağım.




Pastel'in Nude serisindeki Cream rengini çok beğenerek almıştım ancak uyguladığımda ellerimde fazlasıyla sarı durdu. Ben de içinde biraz daha bej/pembemsilik bulunan bir nude oje aramaya başladım. Tam unuttum derken, Instagram'da blogger BubblyMichelle'in Lili paylaşımını gördüm ve bu ismi aklıma yazdım. Geçenlerde arkadaşımla Sephora'da gezinirken de testerını uygulattırıp kasaya yöneldim.




Renk tam olarak fotoğraflarda göründüğü gibi, şeftalimsi bir bej. Beyaz tende çok sarı durmayacak doğal bir ton arıyorsanız, Lili'yi seveceksiniz. Pastel Nude serisinde de Lili'ye yakın ama daha pembemsi renkler bulunduğunu düşünüyorum. Daha uygun fiyatlı bir şey arıyorsanız mutlaka bakın derim. Haftamız güzel geçsin. Sevgiler. <3


Siyaha çalan bordo Nuit 1947 için BURAYA
Kahvemsi gri Trianon için BURAYA
Kırmızı Dior Massai için BURAYA tıklayabilirsiniz.



Memnun Kalmadığım Ürünler #3

$
0
0


Günaydın! Geçen hafta düşük tansiyonum izin vermediği için yazı yazamadım. Bugün kendimi nihayet iyi hissettiğimden, fotoğraflarını birkaç gün önce çektiğim bu memnun kalmadığım ürünler yazımı yayınlamak istedim. Lafı hiç uzatmadan ürünlerin detaylarına inmek istiyorum.

1) CLARINS Gentle Eye Make-Up Remover (Göz Makyajı Temizleyicisi)

Şuradaki yazımda bahsettiğim cilt bakım setinden çıkan bu temizleyiciyi Bioderma H2O ya da Garnier Kusursuz Makyaj Temizleme Suyu kadar sevmedim. Maskaralarımı tamamen temizleyemese de gözlerimi yakmadığı için kullanıp yeniden satın almayı hedefliyordum. Zaten 50 ML'lik bir ürün. Her gün göz makyajımı bunla temizlesem bitecekti. Ben de öyle yaptım. Sorun şu ki; kirpiklerim geçen ay epey döküldü. Bir anda kopmalar başladı ve özellikle sol gözümde, üst kirpiklerim arasında serçe parmağımın yarısı kadar bir boşluk oluştu. Buna sebebiyet veren ürünün bu temizleyici olduğunu anlamam zaman aldı çünkü aynı dönemde birden çok yeni maskara ve maskara bazı denedim. Her birini kullanmaya tek tek ara vererek suçlunun bu mavi şişe olduğunu anladım. Bu sıkıntımı Instagram'da paylaştığımda yalnız olmadığımı da gördüm. Bir daha asla satın alınmayacak.


2) GLAM GLOW Supermud Maske

Bunun görseli yok ancak şuradaki yazımda kendisinin tamamen şişirilme bir ürün olduğunu belirtmiştim. O yazıdan sonra kullanmaya devam ettim ve gözeneneklerimi fazlaca genişlettiğini, yanaklarıma değdirmesem bile yakınlarına uyguladığım için yüzümde hassasiyet yarattığını farkettim. Yüzümü mahvetti. 




3) L'OREAL NUDE MAGIQUE CC CREAM ANTI DULLNESS

İlk CC krem denemem L'oreal'in bu mor ürünü sayesinde hüsranla sonuçlandı. Kendisi yüze yayıldıkça teninizin rengini aldığını iddia ediyor ancak yalnızca turuncuya dönüşüyor. Bir de üstüne sivilce yapınca yollarımızı ayırmak durumunda kaldık.






4) Maybelline Master Duo Eyeliner (*PR ürünüdür.)

Şaka gibi bir ürün. Islak bitişli siyah eyeliner olarak geçiyor kendisi. Evet, bendeki rengi siyah. Yukarıdaki görselde renklerle filan da oynamadım. Sözü size bırakıyorum. Firma gönderisi olmasa zaten almazdım. Herhangi bir siyah eyelinera bol su katarak siz de bu ürünü elde edebilirsiniz. 






5) Maybelline Master Precise Eyeliner

Bu ürünü sevmeyi çok istedim. Siyahlığı harika. Tek katta keskin, simsiyah bir çizgi elde ediyorsunuz. Sürümü aşırı kolay ancak göz makyajımı en güzel tutan far bazıyla bile 5 dakika sonra göz kapağıma bulaşıyor. Akma sorunu göz ardı edebileceğim bir şey değil. Bu yüzden sevmedim kendisini.


İşte böyle. Bunlar son dönemde memnun kalmadığım ürünlerden bazıları. Diğerleri hakkındaki görüşlerim henüz netleşmedi. Bir süre sonra bu yazının ikinci kısmını yayınlayacağımı düşünüyorum. Sevgiler. Mutlu haftalar. <3



Clinique Cilt Bakım Ürünleri (Kuru-Karma Cilt)

$
0
0


Günaydın! Bugün sizlere, Clinique'in yaklaşık 4 hafta önce gönderdiği bu cilt bakım ürünleri hakkındaki görüşlerimden bahsedeceğim. Yorumlamam için tahmin ettiğimden daha az zamana ihtiyaç duydum çünkü üç ürünün ikisinden hiç memnun kalmadım ve kullanmayı bıraktım. 

Ürünlerin detaylarına inmeden önce, Clinique'in Akıllı Serum isimli ürünüyle ilgili görüşlerimi okumak isteyenler için şuraya bir link bırakıyorum. Haydi başlayalım.




CLARIFYING LOTION (Temizleyici Tonik)

487 ML'lik bu ürünün kocaman şişesini sevmiştim. O kadar bol ürün içeriyor ki, 1 senede anca bitiririm diye düşünmüştüm. Ne yazık ki kendisiyle geçmişimiz, 2 kullanımlık bir fiyaskodan ibaret oldu. Şaka gibi bir ürün. Ya da bendeki etkisi şaka gibiydi diyelim.

Pamukla uygulandığında ciltteki ölü deriyi ve kuruluktan oluşan kabukları temizlemeyi vaat eden bu ürünle yüzümü silmeye başladığım an hissettiğim yangını kelimelerle ifade edemiyorum. Suratımın o kısmını kesip atmak istedim, öyle cayır cayır bir yanma düşünün. Geçer belki diyerek devam ettim. Sildikten sonra yüzümdeki yanma azaldı ancak yerini inanılmaz bir kuruluğa bıraktı. Bu öyle bir kuruluk ki, sanki 1 haftadır su içmiyormuşum, sanki yüzüme hiç krem sürmüyormuşum gibi. Koydum şişeyi bir kenara ve birkaç gün sonra kullanmayı tekrar denedim.

Değişen bir şey olmadı. Zaten buram buram alkol kokan bu ürünü bir daha değil yüzüme sürmek, görmek bile istemiyorum. Bir de üzerinde 'non drying', yani 'kurutma yapmaz' yazıyor. Bu durum bana özel mi, yoksa benzer bir sorun yaşayan oldu mu, merak ediyorum.




LIQUID FACIAL SOAP (Likit Temizleyici Sabun)


200 ML'lik bu temizleyiciyi, hem günlük makyajımı temizlemek amaçlı, hem de haftalık cilt rutinime oturttuğum temizleme cihazlarıyla birlikte kullanmak istedim. Toplamda 5 kez kullandım ve yüzümde istediğim şekilde köpürmediği için memnun kalmadım. Bence vasat bir temizleyici. Yüzümdeki yağlanmayı kontrol altına almayı başarmış olsa da, yüzümün kuru bölgelerinin nem ihtiyacını karşılamıyor. Ben şurada bahsettiğim ürünü tek geçiyorum.








DRAMATICALLY DIFFERENT MOISTURIZING LOTION (Nemlendirici Losyon)


İşte bunu sevdim. Kuru-karma cilt için epey başarılı bir nemlendirici. Öncelikle makyaj masamı ve içimi açan renginden, sevimli ama sade ambalajından bahsedeyim. 125 ML'lik bir kutu. Pompalı olması da güzel, kullanışlı.

Krem değil de, losyon kıvamında olduğu için çok çabuk emiliyor. Kuru yanaklarımı tam istediğim gibi, yapış yapış yapmadan nemlendirirken, yağlı olan alnım ve burnumda yağ kontrolü sağlıyor. Elime geçtiğinden beri her gün ve gece kullanıyorum. Ne sivilce yaptı, ne kaşıntı, ne hassasiyet. Üstelik bu kadar çabuk emildiği için makyaj altına da rahatlıkla uygulayabiliyorum. Duştan sonra yüzümdeki o gerginliği ve kuruluğu alması için sürüyorum. Diğer ürünler gibi garip bir kokusu da olmadığı için benden tam puan alan bu ürünü severek kullanıyorum. Cildim hala bu durumda olursa, bittiğinde düşünmeden yeniden satın alırım.

Bu arada hem cildimin eski durumunu bilmeyenler için, hem de ufak bir güncelleme olsun diye Missha kremimle olan ilişkimden de bahsedeyim. Eskiden aşırı kuru olan atopik dermatit cildim, Missha Near Skin serisini 3 ay boyunca düzenli kullandığımda karmaya dönmüştü. Bunda en çok Missha Nutritive Cream'in payı vardı. İlki firma gönderisiydi ama cildime o kadar iyi geldi ki, bitirdiğimde yeniden satın aldım. Geçenlerde 2. kutum da bitti, stokta bulduğum an yine alacağım. Anlayacağınız, Missha'nın nemlendiricisini hala kullanıyorum ancak eskisi gibi her gün değil, sadece cildimi çok kuru hissettiğim zamanlarda ya da hissetmediğim halde, eski kuru haline dönmesin diye önlem olarak 3-4 güne bir sürüyorum. İşte böyle. Sevgiler, mutlu günler. <3


*Ürünler Clinique Türkiye tarafından deneyimlemem için gönderilmiştir. Teşekkürler Clinique!





Golden Rose Velvet Matte Ruj || 02

$
0
0


Günaydın! Günün yazısı, bundan tam 2 hafta önce satın alıp, ilk sürdüğüm andan itibaren hayran kaldığım bir ruj üzerine olacak. Gelin, Golden Rose'un E vitaminli mat serisinden 02 numaralı ruja yakından bakalım.




Bitişi mat olmasına rağmen kadifemsi yapısından ötürü çok kolay bir sürümü var ve diğer mat rujlarımın aksine dudaklarımı kurutmuyor. Uygulama öncesinde lip balm sürmeme gerek bile kalmıyor. Üstelik her mat ruj kadar kalıcı. Bende 4-4,5 saat kadar durduğunu söyleyebilirim. Bunun dışında çizgilere çok fazla dolmadığını ve gün içinde etkisini yitirirken homojen bir şekilde dudaktan silindiğini de belirteyim.




Benim 2 numarasını almamın sebebi ise, bu morumsu pembe/gül kurularını çok seviyor ve kendime yakıştırıyor olmam. Dediğim gibi yapısını o kadar beğendim ki, satın aldıktan birkaç gün sonra farklı renklerine de bakmak için yeniden Gratis'e gittim ancak sadece 1 numaranın testerı vardı. Onu da biraz MAC Kinda Sexy'e benzettiğim için satın almadım. Biraz önce bu yazıyı hazırlarken de Golden Rose'un Online Satış sayfasına denk geldim. Gözümü karartıp denemeden birkaç renk daha alsam mı? :)

Gözüme kestirdiğim renkler: 3, 7, 10, 12 ve 20. Beğendiğim renklere bakmak ya da benden önce satın almak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz. Ben 2 numarasını, Erenköy Gratis'ten 17 Lira'ya almıştım. İyi ki almışım. MAC'in mat serisinden hiçbir eksiğinin olmadığını düşünüyorum. Sağa sola sallanıp pek güven vermeyen ambalajı dışında. :) 

Siz bu seriyi denediniz mi? Sevgiler! <3





L'Oreal True Match Kapatıcı || 01 Ivory

$
0
0


Günaydın! Bugün sizlere, son günlerde günlük makyajımda kullandığım kapatıcıyı tanıtacağım ama öncesinde, bloguma yeni denk gelenler ve beni takip etmeye yeni başlayanlar için; göz altı morlukları konusunda çok takıntılı olduğumu, göz çevrem için yüksek örtücülükte ürünler tercih ettiğimi ve favori göz altı kapatıcımın MAC Pro Longwear olduğunu belirterek başlamak isterim. MAC Pro Longwear'i neden sevdiğimi, nasıl uyguladığımı ve kendisini bir türlü sevemeyenler için tavsiyelerimi okumak için buraya tıklamanız yeterli.




Geliyorum True Match'e. Bu serinin fondoteniyle, pudra bitişli olması sebebiyle hiç anlaşamamıştım. Bu yüzden kapatıcısıyla ilgili de tereddütlerim vardı ancak MAC Pro Longwear'i her gün kullanan ve çok çabuk bitiren biri olarak, bir tane de uygun fiyatlı kapatıcım olsun dedim. 

Şu ana kadar denediklerimin ya kapatıcılıkları azdı, ya çizgilere doluyorlardı ya da uygulandıktan birkaç saat sonra oksitlenerek koyulaşıyorlardı. True Match'de böyle bir sorun yaşamadım. Güzel haber; hiçbir sorun yaşamadım. 

Kapatıcı, klasik sünger aplikatörle geliyor. Yapısı incecik ancak bir o kadar örtücü. Ortadan biraz üstte bir kapatıcılığı var diyebilirim. Formülü de NARS Radiant Creamy kapatıcı gibi kremsi değil, Estee Lauder Double Wear kapatıcı gibi, çizginin daha likit tarafında. 

01 Ivory rengini sevdim. Sarı alt tonlu ve bu yüzden çok güzel aydınlatıyor. Pudra bitişli ama göz çevrenizi Pro Longwear'den daha fazla kurutmuyor. Ben yine şurada yazdığım şekilde uygulama yapıyorum, bu yüzden kuruluk gibi bir sorunum olmuyor.

Her tam kapatıcı ve mat bitişli üründe olduğu gibi, True Match'i de nemli bir makyaj süngeri ile uyguluyorum. Bu tarz pudra bitişli ürünleri fırçalarla uygulamak işkenceden farksız zaten. Siz de True Match'in dağıtımını zor bulanlardansanız, bir de nemli Beauty Blender'la deneyin derim.




Sağ tarafta kapatıcının uygulanmış halini görüyorsunuz. Henüz pudrayla sabitlememiştim. Uygulamadan hemen sonra pudrayla sabitlemezsem çizgilere dolduğu için bu adımı atlayamıyorum maalesef. Unutmadan, aktif akneleri örtme konusunda başarılı olduğunu söyleyemeyeceğim. Sivilceleri kapatmak için fazla yumuşak ve ince. 




Yukarıdaki fotoğrafta da sabitlenmiş halini görüyorsunuz. Kullandığım pudranın detayları burada. Sabitlendikten sonra kalıcılığı MAC Pro Longwear'le yarışıyor diyebilirim. Akşam ben silene kadar orada duruyor, tam istediğim gibi. Bir de ilk uygulandığında hafif belirgin görünebiliyor ancak 1 saat içinde görünüm daha doğallaşıyor. Yani ben ilk uygulandığındaki değil de, birkaç saat sonraki halini daha çok seviyorum.

Ben Gratis'ten 19 Lira'ya almıştım ama sanıyorum ki bu indirimli fiyatıydı. İndirimsiz fiyatını bilen varsa ve paylaşırsa çok sevinirim. Sizin uygun fiyatlı, tam örtücü kapatıcı önerileriniz varsa, onları da beklerim. :)
Sevgiler. <3





Viewing all 518 articles
Browse latest View live


Latest Images